1 Ocak 2016 itibariyle zorunlu trafik sigortası primlerine getirilen aşırı yüksek zamlarla tepkiler dinmiyor. 2010-2011-2012 yıllarında 100 TL ye Zorunlu trafik sigortası kesilirken bugün aynı araç 750 TL ile bin TL arasında bir meblağ çıkarıldığına dikkat çeken İlkbahar Hasar Yönetimi ve Danışmanlık Hizmetleri Genel Müdürü Salih Uludağ, bu durumun tek nedeni sigorta şirketlerinin yanlış hesaplamaları ve taraflı bilanço düzenleme olduğunu söyledi.
1 Ocak 2016 itibariyle zorunlu trafik sigortası primlerine getirilen aşırı yüksek zamlarla tepkiler dinmiyor. 2010-2011-2012 yıllarında 100 TL ye Zorunlu trafik sigortası kesilirken bugün aynı araç 750 TL ile bin TL arasında bir meblağ çıkarıldığına dikkat çeken İlkbahar Hasar Yönetimi ve Danışmanlık Hizmetleri Genel Müdürü Salih Uludağ, bu durumun tek nedeni sigorta şirketlerinin yanlış hesaplamaları ve taraflı bilanço düzenleme olduğunu söyledi.
Sigorta şirketleri bedeni hasarların tasfiyesi konusunda hakem heyeti veya hasar tasfiyesi şirketleri ile çalışıp bu durumu ortadan kaldırmak için hiçbir girişimde bulunmamış ve muallakta bırakmaya gayret gösterdiklerine dikkat çeken Uludağ, “Son yollarda ülkemizde terörden daha fazla ölüm verdiğimiz daha fazla yaralanmanın meydana geldiği trafik kazaları olmuştur. Sadece 2014 yılında ülkemizde trafik kazasından 3 bin 524 kişi hayatını kaybetmiş, aylık ortalama 294 kişi hayatını kaybetmiştir. Bu kazalar sonucunda arkada ağlayan eş, anasız babasız çocuklar bırakmakta sigorta şirketleri ise üçüncü şahısların zararını karşılamakta bu vefatlardan ve yaralanmalardan doğan tazminatları yarım yamalak ödemek durumunda kalmaktadır. Ödenen bu tazminatlar bir yandan muallakta kalıp diğer yandan mahkemeleri fazlasıyla meşgul etmektedir. Sürüncemede kalan yargıda devam eden bu hasar tasfiyesi işlemleri reel bir zemine oturmadığı için tarafların tamamını sıkıntıya sokmuştur” dedi.
İŞİNİ İYİ YAPAN ŞİRKETLERE AYAKTA KALDI
2005 yılından beri devam eden ve bu süreçte mağdur olan tarafın işlemlerini hızlı seri bir şekilde hasarın tasfiyesini sağlamak maksadıyla hasar tasfiyesi firmaları kurulduğunu ifade eden Uludağ, “Bunlardan bazıları zamana ve konjonktüre ayak uyduramayarak silinip gitmiş, 3-5 firma ayakta kalmıştır. Bu firmalardan güvenilen seri bir şekilde dosya sonuçlandıranları ise bugüne kadar ayakta kalmıştır. Sistemin buna müsaade etmesi bu tarz firmaların ortaya çıkmasına sebep olmuş ise de Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü ve Türkiye Motorlu Taşıtlar Bürosu tarafından bu konuda bir çalışma yapılmamıştır. Bizim uygulamalarımızda taraflardan trafik kazasında mağdur olanın tarafında olmamız mağduriyetine sebep olan kazanın ve vücut fonksiyonlarını ne kadar kaybettiğine dair belgeler almamız neticesinde mağdurun haklarının tamamını trafik kazasında mağdur olan kişinin hesabına aktarılmasını sağlayıncaya kadar devam etmektedir” şeklinde konuştu.
BEDENSEL ÖZÜRE TAZMİNAT
Ehliyeti olmayan, alkollü araç kullanan kişilerin üçüncü şahıslara vereceği zarardan müştereken sorumlu olduklarını dile getiren Uludağ, “2008 yılında başlayan ve bugüne kadar devam eden bedeni hasarların tasfiyesi konusunda sigorta şirketleri sınıfta kalmış ve bu konuda uygulanan PMF tablosu CSO tablosu ve TRH 2010 tablosuna göre hesaplamalar yapılmaktadır. Sigorta şirketleri meydana gelen bedeni hasarlarda ödemenin yarısını veya daha azını ödeyerek mağduru hukuk mahkemelerine sevk etmekte ve hukuk mağdurun lehine karar vermektedir” diye konuştu.