Vücudunda doğuştan gözenek bulunmayan Suriyeli çocuğun ailesi yetkililerden yardım bekliyor.
Suriye’de çıkan iç savaştan dolayı Konya’ya yerleşen Hammud ailesinin 6 yaşındaki çocukları Hasan’ın cilt rahatsızlığı ailesinin biricik derdi oldu. Suriye’de dünyaya gelen ve vücudunda gözenek bulunmayan küçük Hasan’ın babası İbrahim El Hammud, bu hastalık yüzünden üç yıl önce Halep’ten göç ettiklerini, daha olmadı Konya’nın merkez Karatay ilçesine geldiklerini söyledi.
Sürekli soğuk bir ortamda bulunması gerekiyor
El Hammud, oğlunu tedavi ettirmek amacıyla Suriye’nin bütün şehirlerindeki cildiye doktorlarına götürdüklerini belirterek, “Tedavisi olmayan bir hastalığı olduğunu söylediler. Çocuğun bütün raporları Lübnan’a da götürdük ve muayene ettirdik. Oradan da hiçbir sonuç çıkmayınca Türkiye’ye geldik. Türkiye’ye gelme sebebimiz zaten çocuğumun hastalığıdır. Hasan’ın tek tedavisi soğuk ortamda bulunması. Suriye’de iç savaş nedeniyle elektrik ve su hiç bir şey kalmadı. Türkiye’ye de bu sebepten geldik. Çocuğun daha soğuk, serin bir ortamda kalması için” dedi.
Ev kiraladı inşaatlarda çalışmaya başladı
Suriye’de oto tamir işinde çalıştığını da ifade eden El Hammud, “Türkiye’ye geldikten sonra inşaatta çalışmaya başladım. 4 çocuğum var Allah’a çok şükür. Oturduğum eve aylık 500 TL kira veriyorum. İnşaat sürekli bir meslek olmadığı için ve sırtımda fıtık olduğu için biraz aksama ve sıkıntılar oluyor” şeklinde konuştu.
Vücudunun hiç bir yerinde gözenek yok
Çocuğunun hastalığının doğuştan konjenktival bir hastalık olduğunu söyleyen baba El Hammud, vücudun hiçbir yerinde gözenekler bulunmadığını ve vücudun ter bezleri olmadığı için vücut sıcaklığının vücut içinde hapsolduğunu ve dışarı atamadığını kaydetti. Baba El Hammud, oğlunun el içi ve ayakaltı derilerinin iki üç günde bir çatlayıp kendiliğinden döküldüğünü de dile getirerek, “Tırnakları da aynı şekilde üç dört gün içerisinde büyür ve kendiliğinden düşüyor. Sürekli nemlendirici ve serinletici kremlere ihtiyacı var. Kremlerinde maliyeti çok yüksek olduğu için biraz zorluk çekiyoruz. Eczaneler bazen ücretsiz ilaç veriyorlar. Ayrıca kazandığım parayla ilaçları karşılamaya çalışıyorum. Elimizden geldiğince bunları yapmamız gerekiyor yoksa çocuğun vücudu dayanmaz” diye konuştu.
Çatlayan derilerini makasla kesiyoruz
Türkiye’deki yetkililere kendilerini hiç yalnız bırakmadıkları için teşekkür eden El Hammud, çocuğunun durumunu özel olduğunu da söyleyerek, ‘tek isteğinin çocuğuna yardım etmeleri ve destek olmaları’ şeklinde duygularını dile getirdi.
Küçük Hasan’ın hastalığı ile ilgili konuşan babaannesi Suad El Zamil ise, “Çocuğa en zarar veren ortam sıcak ortamlardır. Sıcak ortamlarda bulunduğu için çok büyük sıkıntı çekiyor. Vücudun dış sıcaklığı bazen 40 dereceye kadar yükseliyor, ama iç sıcaklığının kaç dereceye kadar çıktığını bilemiyoruz” dedi.
Çocuğun sıcaklığını düşürebilmek için soğuk su dolu küvet içine soktuklarını anlatan El Zamil, “Bazen geceleri çocuk ağlıyor annesini babasını uyutmuyor. Annesi de sabaha kadar onunla beraber uyumadan bekliyor. İki günde üç günde bir vücudu kendiliğinden çatlıyor, çocuğun ağrısını azaltmak için makasla çatlayan derileri kesiyoruz. Çocuğun sıcak ortamda bulunmaması gerektiğinden evimizde bir klima olsa ya da klimalı bir ortam olsa daha iyi olur” ifadelerini kullandı.