Geçtiğimiz hafta Erzurum’un tünelleri ile alakalı bir yazı derlemiş, her birinin yapımının yılan hikayesine döndüğünü aktarmıştım.
Her zaman olduğu gibi ölü taklidi yapan sorumlu idarecilerden ses çıkmayınca küçük bir araştırma yaptım ve 2012 yılından beri Erzurum ile çevresine yapılan hiçbir tünelin bitirilip ulaşıma açılamadığını gördüm.
‘Bu nasıl olabilir, hepsi mi müteahhit kurbanı, yoksa kent mi cezalandırılıyor?’ diye düşündüm…
İspir’e doğru yola çıkıp önce Dallıkavak ardından Kırık Tüneli inşaat şantiyesine gittim. Her iki tünele dışarıdan bakınca bir çalışma göze çarpıyor, oysa içleri kaynayan kazan…
İkisinde de aynı sıkıntı yaşanıyor, zemin kötü ilerlemek zaman alıyor!
Bu öyle bir zaman ki inşaatı 10 yıldır devam ediyor. Şantiyelerde çalışan işçiler EYT’den emekli oldu, hatta temel atma törenine katılan siyasetçiler, bakanlar, milletvekilleri ve genel müdürler değişti. Ancak hala açılışları için doğru dürüst bir takvim bile verilemiyor.
Stratejik yönleriyle öne çıkan tüneller tamamlanabilse Karadeniz sahilinden Ağrı Gürbulak Sınır Kapısına kesintisiz ulaşım sağlanarak, limanlar sayesinde ticaret hacmi artırılacak. Karabağ zaferinin ardından hızla yapımı süren Zengezur Koridorunun da hizmete girmesiyle bu tünellerin önemi kat be kat artacak.
Ancak Doğu Anadolu ile Doğu Karadeniz'i birbirine bağlayacak olan Kırık ve Kop Tünellerinde sorun büyük! Kop’ta zemin kötü, heyelan yaşanıyor. Kırık Tünelinin zemini balçık, ilerleme enjeksiyon yapılarak sağlanmaya çalışılıyor.
Bugüne kadar sadece zeminin kötülüğünden bu duruma gelinmemiş elbette. İhaleyi alan firmalar bu tünelleri müşavirlik denilen bir uygulama ile yine taşeron firmalara devretmiş. Sıkıntıyı gören firmalar bırakıp gitmiş...
İkinci ihaleler yapılmış. Sütten ağzı yanan yeni firmalar kendi ekipleri ile tünel yapımına devam etmeye karar vermiş. Astarı kumaşından fazlaya gelen bu projeler, pansuman çözümlerle iyileştirilmeye çalışılmış.
İşi bilen uzman mühendislere göre Kırık Tüneli içlerinde en sorunlu olan. Çünkü tünelin zemini killi ve balçık, şu an enjeksiyon yapılarak(toprağın sabitlenmesi) yol almaya çalışılıyor. Her şey yolunda giderse ki zor görünüyor, tünelin açılışı en az 36 ay sonra gibi duruyor.
Dallıkavak Tünelinde durum daha iyi gibi görünse de orası için de net bir açılış tarihi yok. Geçtiğimiz haftalarda bir göçük daha yaşanmış. Bir süre iş durmuş sonra yeniden çalışmalara başlanmış.
Söz konusu üç tünel için yüklenici firmalar aynı savunmayı yapıyor, “ Erzurum’un zemini kötü, projeler büyük öyle hemen bitirilemez!”
Oysa benim ülkemde denizin altından tüp geçit yapıldı. Dağlar delinip Cumhuriyet tarihinin rekorları kırıldı, nice duble yollar nice tüneller inşa edildi. Gelin görün ki Erzurum Karayolları 12.Bölge Müdürlüğüne bağlı en eskisi 10 yıllık 5 tünel bir türlü ulaşıma açılamadı.
Dipsiz kuyu gibi, içine ne atsan boşa gidiyor. Bu tünellere şimdiye dek ne kadar para aktarıldığını kimse bilmiyor.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Kop, Kırık ve Dallıkavak tünel inşaatlarını ziyaret etti ancak ne zaman ulaşıma açılacağı konusunda bir tarih vermedi.
Şimdi biz kimde kusur bulalım?
Bu işin faturasını kime keselim?