Erzurum’da Ramazan Ayı’nın ilk sohbetini Vuslat Derneği Onursal Başkanı Muhammed Şevket Gökşan Hoca Efendi verdi.
Erzurum’da Ramazan Ayı’nın ilk sohbetini Vuslat Derneği Onursal Başkanı Muhammed Şevket Gökşan Hoca Efendi verdi.
Sohbetinde Ramazan’ın Müslümanlar için önemine ve Ramazan’ın gerçek anlamına vurgu yapan Gökşan, “Tuz bizleri ey oruç. Tut ki bu güzel ayın rahmeti ve bereketi ile günahlarımızdan kurtulalım” dedi.
Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından bu aya özel başlatılan “Ramazan ikliminde Müzakereler” isimli programın ilk konuğu Vuslat Derneği Onursal Başkanı Muhammed Şevket Gökşan Hoca Efendi oldu. “Hayata Direnmek İçin Ramazan ile Donanıp Dirilmek” teması ile sohbet veren Gökşan, dualar ile şehitlerimizi de unutmadı.
Yakutiye Medresesi içerisinde gerçekleşen sohbet programına, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Mehmet Emin Öz, Vuslat Derneği Onursal Başkanı Muhammed Şevket Gökşan Hoca Efendi, Vuslat Derneği Erzurum İl Koordinatörü Cemil Uygur, çok sayıda vatandaş ve basın mensupları katıldı.
Sohbetine dua ile başlayan Muhammed Şevket Gökşan Hoca Efendi, Ramazan’ın bin aydan daha hayırlı olduğunu ifade ederek, bu ayda yapılan Salih amellerin 70 bin katı ile ölçüldüğünü dile getirdi. Cennete ulaşmak istiyorsak Ramazan’ı gerçek manasıyla geçirmemiz gerektiğine dikkat çeken Gökşan, her Müslümanın kendini hesaba çekmesi gerektiğini ve bu Ramazan Ayı’nı huşu, ibadet, dua ve tövbe ile geçirmesini istedi. Ramazan’ın bereket, rahmet ve huzur ayı olduğunu belirten Gökşan, “Ramazan Ayı rahmetin, bereketin ve huzurun bir bütün olarak Müslümanlara sunulmuş bir aydır. Bin aydan daha hayırlı olan bu ayın gerektiği geçirilmesi bizler için büyük önem arz etmektedir. Ramazan-ı Şerif ayına şöyle genel anlamda bir baktığımızda Peygamber Efendimizin bir hadisinde şunları söylüyor; “Her kim Ramazan-ı Şerif’te gerçek anlamda oruç tutsa o kişi 70 yıl cehennemde uzak edilir” buyuruyor. Dikkat edin kardeşler 70 yıl cehennemde uzak edilir diyor. Efendimizin bizzat kendisinin de katılmış olduğu savaşların birinde bir sahabe şehit oluyor. Aradan epey bir vakit geçer başka bir sahabe yatağında vefat ediyor. Bu her iki sahabeyi de tanıyan başka bir sahabe rüyasında bu iki sahabeyi görüyor. Bu sahabe efendimiz görmüş olduğu rüyada o yatağında vefat eden sahabenin mertebesinin, makamının o şehit olan sahabeden daha yukarı olduğunu görüyor. Bu onu ciddi anlamda etkiliyor. Herkese şehit olmak nasip olmaz. Peygamberlikten sonra gelecek en büyük derecelerden biri. Ve mahşerde yediden yetmişe herkesin muhasebeye tutulduğu o günde, Allah’ın tefekkür ettiği bir kişidir şehit. Bu hal o sahabeyi rahatsız ediyor. Ama nasıl olabilir diyor. Efendimize gidiyor bir rüya gördüm kafamı meşgul ediyor diyor. Böyle böyle bir rüya gördüm. Biri şehit diğeri yatağında vefat etti. Ama yatağında ölenin durumu çok farklı olduğunu gördüm. Efendimiz’in şu tespitine bakın. Bunda hayret edilecek, bunda yadırganacak ne var ki. O yatağında vefat eden kişi şehit olandan sonra bir Ramazan’ı güzel bir şekilde yaşayarak ihya etmiş. Kardeşler buranın üzerinde durmak lazım. Bir Ramazan’ı gerçekten ihya etmenin insana bilançosuna bakar mısınız?” dedi.
RAMAZAN’DA HER SALİH AMEL 70 BİN KATI İLE ÖLÇÜLÜR
Ramazan Ayı’nda her Salih amelin 70 bin katı ile ölçüldüğünü dile getiren Gökşan, “Evet, kardeşler Allah’ın lütfu ile bir vakte kavuştuk. Bir Ramazan’a eriştik. Çok önemli bir zamandayız. Şüphesiz ki herkesin kendince karınca kararınca bir hazırlığı var. Oruçlarımızı tutuyoruz, zekâta malik olan kişiler zekâtlarını vermeye gayret ediyor. Her bir amelin 70 bin katı ile ölçüldüğü şu ayda bir şekilde gücümüzün yettiği kadar infaklarda bulunuyoruz. Ama acaba bu yeterli mi kardeşler. Ramazan eşittir Cennet. Peygamber Efendimiz buyuruyor, “Kim bir Ramazan’ı hakkıyla eda etmeye gayret ederse şüphesiz ki Allah onun canını cehennemden azat eder.” Yani Rahman olan Allah’ın huzuruna gittiğimizde şunu diyebilecek miyiz? Az çok bir şeyler yapıyoruz. Hasat zamanı gelince, Ramazan’ın sonu gelince işte cennet beraatım diyebilecek miyiz? Kardeşler bunun için Efendimiz’in şu ölçüsünü edinmemiz gerekiyor. “Kim Allah’ın katında ne olduğunu merak ediyor. Allah’ın kendi dünyasında ki yerine baksın.” Allah senin neyin olur? Sosyal hayatında Allah’ın yeri ne? Sadece dara düştüğünde dua edebileceğin, sığındığın bir ütopya mı Allah senin için? Yoksa helaline aşkına, sevgiline canım ciğerim dediğin gibi biz özümseme var mı? Burada herkes kendi orucunu ele alması lazım. Evet, imsaktan, akşam namazına kadar yemek, içmek ve cinsel ilişkiden uzak duracaksın. Bu işin kural tarafı. Ama dikkat edin kardeşler. Kuran-ı Kerim ne diyor; “O namaz kılanlara yazıklar olsun.” Allah bizleri onlardan eylemesin. Allah Ramazan’ımızı mübarek kılsın” diye konuştu.
Sohbetin ardından Vuslat Derneği Onursal Başkanı Muhammed Şevket Gökşan Hoca Efendi katılımcılara teşekkür ederek, şehitlerimiz, ölmüşlerimiz, ülkemiz ve milletimiz için dualar etti. Sohbetin bitmesi ile Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Mehmet Emin Öz, Muhammed Şevket Gökşan Hoca Efendi’ye plaket takdim etti.