Erzurum'un Yakutiye ilçesinde özel ve devlet ilk okullarında öğrenim gören 57 öğrenci, Yakutiye Kaymakamlığı tarafından ödüllendirdi. Okuma ve yazmayı ilk defa öğrenen minik öğrencilere, çeşitli hediyelerin yanı sıra okuma sertifikası da verildi.
SALİH ÇELEBİ / ERZURUM
Erzurum’un Yakutiye ilçesinde özel ve devlet ilk okullarında öğrenim gören 57 öğrenci, Yakutiye Kaymakamlığı tarafından ödüllendirdi. Okuma ve yazmayı ilk defa öğrenen minik öğrencilere, çeşitli hediyelerin yanı sıra okuma sertifikası da verildi.
Yakutiye’de okumayı öğrenen 57 öğrenci ödüllendirildi. Yakutiye Kaymakamlığı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın katkılarıyla ilçede bulunan tüm özel ve devlet ilk okullarında okuyan öğrencilerden okulunda okumayı ilk öğrenen 57 öğrenci ödüllendirildi. Ödül tören Erzurum Lisesi’nde gerçekleşti. Törene Yakutiye İlçe Kaymakamı Dr. Ahmet Naci Helvacı, Ödül Vakıf Mütevelli Heyeti üyelerinin hazır bulunmasının yanında, ilgili müdür, öğretmen, veli ve öğrenciler katıldı.
Ödül töreni öncesinde konuşan Dr. Ahmet N. Helvacı, bu tören ile başarılı öğrencileri ödüllendirmek ve teşvik etmeyi etmeyi hedeflediklerini belirtti. Yakutiye’de ilkokul birinci sınıfın üstündeki yaş grubunda değişik nedenlerle okuma yazma bilmeyen öğrencilerin bulunması nedeniyle asıl amaçlarının nitelikli okuma yazmanın önemi konusunda herkeste bir farkındalık oluşturmak olduğunu anlatan Helvacı, “Ağaç yaş iken eğilir. Öğrenmek için yaş kalıyoruz. Atasözünü doğrulayan bilimsel bir bilgidir. İnsanoğlu yavrularını uzun bir eğitime tabi tutmaktadır. Hiçbir şey bilmeden hızlı bir yaşam yerine, yavaş ve bilgece bir yaşam seçmiştir. Bu eğitim sayesinde cüssesine göre en çok yaşayan memeli canlı olmuştur. Hayatının çoğunu eğitime harcamaktadır, bunun karşılığında uzun bir hayata ulaşmaktadır. Bu dediğimiz yüz binlerce yılda oluşan bir kültürdür. Eğitim o kadar temelde yer alır ki, istediğiniz kadar uğraşın bir bebeğe hayatta kalmayı öğretemezsiniz. Eğitim bir kişinin hayatını sonsuz kılar. Önceki hayatları, yani tecrübeleri bize verir ve bizi de deneyim havuzuna katar. Çok yaşamak çok öğrenmek demektir. Çünkü öğrenilen her şey, başkasının ifade ettiği her bilgi başka bir hayatın aktarımıdır. Yaşamak deneyimlemekse, deneyimin aktarıldığı eğitim buna ortam sağlar. Eğitimin önemini tüm insanlığın en başında ve en sonunda görebiliriz. Bir bebeğin annesinden öğrendiklerini düşünün. Bir ebeveyn de aslında çocuğunu eğitmek görevindedir. Bu yüzden ailerler vardır. Bu yüzden toplumlar oluşmuştur. Eğitim ben’i biz yapan ve herkesi “kendisi” olduğu kadar “başkası” olmaya da götüren bir araçtır” dedi.
Uluslararası literatürde de ilkokulda öğretimin üç alanda; okuma, yazma ve aritmetikte odaklandığını belirten Dr. Helvacı. “bunun dışındakiler ise çocuğu hayata hazırlayan, ona özgüven kazandıran eğitimdir. Hal böyle olduğu durumda çocukları o yaşlardan TEOG’a hazırlamak için test çözdürmek, onlara ve çocukluklarına ihanettir” dedi. Kişisel ve bilişsel eğitimin yanında ilkokullardan özellikle üç beceri alanında; bisiklet, yüzme ve satrancı öğretmek konusunda özel çaba beklediğini aktaran Helvacı, İlçe SYDV ve MEB yetkilileriyle birlikte başarılı çocukların hediye ve sertifikalarını dağıttı.