Emperyalist ABD’nin uzun yıllardan beri her 24 Nisanda Demokles’in kılıcı gibi tepemizde tutuğu açıklamada son noktaya gelindi. Tarihi gerçeklerle örtüşmeyen, sadece siyasi nitelikte olduğundan şüphe edilmeyen bu açıklamanın tarih önünde ve yüce Türk Milleti’nin nezdinde hiçbir öneminin olmadığını hür dünyaya duyurmak isteriz.
1916-1918 yılları arasındaki Rus işgali sırasında Ermeni çetelerinin kanlı saldırılarına uğramış ve 50 000 insanı hunharca katledilmiş yaralı bir şehrin evlatları olarak bu safsata açıklamanın ön yargılardan ve husumetten kaynaklandığını, bilimsellikten uzak olduğunu akıl ve vicdan sahipleri bilmektedir.
Beklediğimiz bu açıklama, Müslüman-Türk soykırımının yaşandığı bir şehir olmamıza rağmen bu haklı davamızı dünyaya anlatamadığımız gerçeğini de ne yazık ki tekrar gündeme getirmiştir..
Bilindiği gibi Erzurum’da tarihe tanıklık edecek çok sayıda şehitliklerimiz ve acı hatıraların yaşandığı mekânlar vardır. Bunlardan en önemlisi 20 Şubat 1918 günü yoldaki karların temizlenmesi bahanesiyle trenle Yanık Dereye götürülen elleri bağlı 3000 Erzurumlunun başlarına balta vurulmak suretiyle şehit edildiği Yanıkdere Şehitliğidir.
Projesi hazırlanmış olan Yanıkdere Şehitliği’nin bir an evvel tekrar yapılıp dünya kamuoyuna çıkarılması gerekmektedir.
Şehrimizde Müslüman-Türk Soykırım Müzesinin eksikliği en büyük ihmallerimizden biridir. Çok geç kalınmasına rağmen bu müzenin bir an evvel açılması gerekmektedir.
Prof.Dr Betül Aslan’ın hazırlamış olduğu “Erzurum’da Ermeni olayları, 1918-1920 hatıralar, belgeler, kazılar” isimli kitabının farklı dillere çevrilerek konsolosluklarımıza gönderilmesi haklı davamızı anlatmada önemli bir katkı sağlayacaktır diye düşünmekteyiz.
Yine bu konuda ki en büyük eksikliklerimizden biri gerçekleri anlattığımız bir sinema filminin olmayışıdır. Bu münasebetle tarihi bilgiler doğrultusunda bir filmin çekilmesi ve gerçeklerin yansıtılması elimiz güçlü kılacaktır.
Er-Vak olarak uzun yıllardan beri uğraşı verdiğimiz bu konuda her türlü çalışmanın içerisinde olduğumuzu ve olacağımızı kamuoyuna tekrar bildirirken, ABD başkanının yapmış olduğu soykırım kelimesini kendi tarihiyle yüzleşerek söylemesinin çok daha bilimsel ve ahlaki olduğunu belirtir, kendilerine Vietnam’ı, Afganistan’ı, Irak’ı, Japonya’yı, Yerli Kızılderili halkını, Afrikalı köleleri hatırlatmak isteriz.
Er-Vak Bşk.Erdal Güzel