TBMM’de AK Parti grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, müjde üstüne müjde verdi. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın verdiği müjdeler şu şekilde:
– Düzenli sosyal yardım alan ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın aylık 150 kwh kadar elektrik tüketimlerini devlet olarak biz üstleniyoruz. 2.5 milyonun üzerindeki hanede 80 milyon liralık faturayı devlet karşılayacak” dedi.
– “Kredi kartı borcunu ödemekte güçlük çeken vatandaşlarımıza da mevcut borçlarını daha kolay ödemeleri için imkan sağlıyoruz. Ödeme güçlüğü çeken vatandaşların kredi kartı borçları tek çatı altında toplanacak. Ziraat Bankası’ndan alacağı krediyle borcunu kapatacak. Sonra çok uygun şartlarda aylık gelirine uygun şekilde ödeyecek” dedi.
-“Sigorta prim teşviki uygulaması kapsamında 500 ve üzeri sigortalı çalıştıran işyerleri için 3 puan desteği 5 puana çıkarılıyor” dedi.
Cumhur İttifakı ile ilgili teşkilatları uyardı
Bugüne kadar olduğu gibi birilerinin meclisi çalıştırmamak, milli iradenin tecellisini engellemek için tüm güçleri ile çalışacağını söyleyen Erdoğan, “Sizlere düşen hem bu kifayetsizlere hak ettikleri cevabı vermek, onlara meydanın boş olmadığını göstermek hem de yasama sürecinin kesintisiz çalışmasını sağlamaktır. Her yerde olduğu gibi Mecliste de saflar netleşmiştir. Bir yanda AK Parti ve onunla ülkenin, milletin, devletin bekası konusunda birlikte yol yürüyen MHP ile yerli, milli duruş sahibi kesimler vardır. Diğer yanda ise ana muhalefet partisi ve artık onunla aynı yolda yürüdüğü gün gibi aşikar hale gelen bölücü örgütün güdümündeki parti ile benzeri yapılar vardır. Milletimiz bu net fotoğraflar arasında bir tercih yapacaktır” diye konuştu.
Türkiye’de yerli ve milli siyasetin karşılığının yüzde 100 olduğuna inandığını dile getiren Erdoğan, “Aldığımız oy ile bu oran arasındaki fark bizim ulaşıp kendimizi, davamızı, hizmetlerimizi, hedeflerimizi, vizyonumuzu anlatamadığımız kesimlerden oluşuyor. Oy alamadığımız seçmenleri, gönüllerine giremediğimiz, belki de bunun için henüz kendilerine ulaşamadığımız vatandaşlarımız olarak görüyoruz. 31 Mart seçimleri sürecinde geçmişte kimin hangi partiye oy verdiğine bakmaksızın milletimizin her bir ferdine ulaşıp, kendimizi ifade etmeliyiz. Bunun için hizmet siyaseti diyoruz, gönül belediyeciliği diyoruz” şeklinde konuştu.
Şu ana kadar açıklanmayan 6 il belediyesi olduğunu, Cuma gününden itibaren Trabzon, Kocaeli ve Sakarya’ya giderek adayları açıklayacağını belirten Erdoğan, diğer adayların ise Genel Merkezden görevlendirilen yetkililerce açıklanacağını söyledi.
“Aramızda bu bağları kimse zayıflatma yoluna gitmesin”
Cumhur İttifakı çatısı altında MHP ile belediye başkanlığı seçimlerinde yapılacak işbirliğinin hayırlı neticelere vesile olmasını temenni eden Erdoğan, “Böylece siyasi tarihimizde ilk defa bir mahalli seçimde öyle gizli kapaklı değil, kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklarla değil, her şeyin milletimizle paylaşıldığı şeffaf bir ittifak yapılmış oluyor. Burada bir şeyi çok açık ve net söyleyeceğim, teşkilatımın tüm mensuplarına sesleniyorum, yapmış olduğumuz bu ittifak konusunda tüm teşkilat mensuplarımızın partimizin MKYK’nın, MYK’nın aldığı kararlara ve yaptığımız istişareler neticesinde verdiğimiz kararlara saygı duyulmasını rica ediyorum.
Sizler belki işin bir yanından olaylara bakabilirsiniz, bizler ise olayları enine boyuna istişaresini yapıyor ve kararımızı da ona göre veriyoruz. Bizler bu yürüyüş esnasında özellikle kaybetmeyi değil, Cumhur İttifakı olarak kazanmaya karar vermiş bir davayız, bir hareketiz. Aramızda bu bağları kimse zayıflatma yoluna gitmesin, kimse de kalkıp ‘ben’ diye hareket etmesin. Burada ben yok, burada biz var, herkes buna uysun. Aday tanıtım toplantılarımızda ittifakta destekleyeceğimiz MHP adaylarına da kendi adaylarımızla birlikte sahnede yer veriyor, onları da milletimize ilan ediyoruz. Cumhur İttifakı 31 Mart akşamı zaferle inşallah bu yoldan çıkacaktır. Ben buna inanıyorum.
Karşımızda malum, Sayın Bahçeli’nin ifadesi ile ‘zillet ittifakı’, benim ifademle ‘illet ittifakı’ var. Bunlara karşı zaferimizi ilan edeceğiz ve vatanseverliğin, milliyetperverliğin ne olduğunu yerelde de göstereceğiz. İktidarı ile yereli ile omuz omuza el ele bir yürüyüş ve ülkemizin değişiminde de bu sürecin çok hayırlı olacağına inanıyorum. Bugün Türk siyasetinin en önemli sorunu ana muhalefettir. Daha doğrusu sorun, ana muhalefetin iktidara talip bir siyasi organizasyon gibi değil de marjinal bir örgüt gibi davranıyor olmasıdır. Bu partinin teşkilatları içinde, özellikle de seçmenleri arasında elbette ülkesinin ve milletinin menfaatini düşünen pek çok kişi vardır. Yerli ve milli duruş sahibi CHP’lileri tenzih ederek söylüyorum ki, bugün CHP yönetimi maalesef cumhuriyetçilikle de, halkçılıkla da, demokrasiyle de, tarihimizle de, kültürümüzle de uzaktan yakından ilgisi olmayan bir zihniyetin eline geçmiştir” şeklinde konuştu.