Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cerablus operasyonunun başarılı olmasının Musul’daki yerel güçlerin cesaretini arttırdığını belirterek, Musul operasyonunun, Musul’daki yerel güçler tarafından hayata geçirilmesini istediklerini kaydetti. Çavuşoğlu, dışarıdan Şii milislerin operasyona dahil edilmesinin Musul’a barışı ve huzuru getirmeyeceğini vurguladı.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Garcia-Margallo ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu, DAEŞ terör örgütünün ideolojisinin öldürmek olduğunu belirterek, DAEŞ’in İslam dinini kullanarak terör faaliyetlerinde bulunduğunu kaydetti. İslam dininin barış dini olduğunu ve İslam’ın anlamının da barış olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, “Hep birlikte Türkiye’nin yaptığı gibi, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın her zaman vurguladığı gibi; esasen DAEŞ’in İslamı ve Müslümanları temsil etmediğini, kanlı bir terör örgütü olduğunu iyi vurgulamamız gerekiyor. Gelip de DAEŞ’e katılmak isteyen insanlara da yaşadıkları ülkelerde bunu çok iyi anlatabilmemiz gerekiyor” diye konuştu.
Basın mensuplarının Musul’a gerçekleştirilmesi planlanan operasyona ilişkin bir soru sorması üzerine Çavuşoğlu, bir operasyonu planlarken öncesini, operasyonun kendisini ve sonrasının planlanması gerektiğini vurguladı. Cerablus’da yerel güçlerle sürdürülen mücadelenin başarısına dikkat çeken Çavuşoğlu, Cerablus’un güvenliğini de o bölgenin insanlarının temin ettiğini dile getirdi. Cerablus operasyonunun başarılı olma sebebinin yerel güçlerle birlikte yürütülmesi olduğunun altını çizen Çavuşoğlu şunları söyledi:
“Yerel sahiplenme çok önemli. Biz aynı şeyin Musul’da da olmasını istiyoruz. Esasen Cerablus ve o bölgedeki başarılar, Musul’daki yerel güçlerin de cesaretini arttırmıştır, kendilerine olan güveni de geri getirmiştir. Biz Musul operasyonunun da, Musul’daki yerel güçler tarafından hayata geçirilmesini isteriz. Bu en gerçekçi yaklaşımdır. Mezhepçilik anlayışıyla, dışarıdan Şii milislerin operasyona dahil edilmesi, daha sonra onların burada kalması Musul’a barışı ve huzuru getirmez. Tam tersi uzun vadede o bölgenin sorunları artarak devam eder. Musul halkı, oradaki Sünni halk için birbirinden tehlikeli olan Şii milislerle DAEŞ arasında seçim yapmak zorunda bırakılmamalı. Bizim Başika kampında eğitip donattığımız yerel güçler esasen Musul’un kendi insanları. İçinde Araplar, Kürtler, Türkler, Yezidiler var. Bu yerel güçlerin de DAEŞ’e karşı operasyona katılması, operasyonun başarısı için önemli. Burada özellikle müttefik ülkelerin gerek peşmerge olsun, gerek Irak güçleri olsun eğit-donat programını sürdürdüğünü biliyoruz. Dolayısıyla koalisyon içindeki ülkelerin buradaki kuvvetleri de bizim Cerablus’da yaptığımız gibi buradaki yerel güçlere destek verebilir, onları kuvvetlendirebilir. Sonuçta DAEŞ’i de Musul’dan temizleyebiliriz. Biz bugüne kadar DAEŞ’e karşı her türlü mücadelenin içinde aktif katılım sağladık, Musul’da DAEŞ’e karşı mücadelede her türlü desteği vermeye hazırız.”