İki gün süren etkinliklerde cirit, atlı okçuluk, atlı akrobasi, güreş, geleneksel okçuluk gibi sadece geleneksel Türk oyunları ve sporları değil, aynı zamanda bu kültürün tamamlayıcısı ve taşıyıcısı olan yöresel oyunlar da sahnelendi. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, etkinliklerle ilgili yaptığı değerlendirmede, “Geleneksel sporlarımız ve oyunlarımız, asırlardır atalarımızdan bizlere eşyayla, hikâyeyle, sözle, nefesle aktarılmış, bizi biz yapan, kimliğimizi, benliğimizi oluşturan unsurlardır. Geleneksel Türk oyunları tarih boyunca unutulmamış, medeniyetine ve kimliğine bağlı milletimizce günümüze kadar ulaştırılmıştır. Ancak, küreselleşmenin yıkıcı etkileriyle endüstriyel sporlar karşısında hak ettiği yere sahip olduğu maalesef söylenemez. İşte bu sebeple, Geleneksel Türk oyunlarına yapılan yatırımların öz medeniyetimize ve benliğimize yapılan bir yatırım olduğunun bilincindeyiz” dedi. “Beşincisini düzenlediğimiz Geleneksel Cirit Turnuvası ve Oba Yaşamı Kültürü ile geleneksel sporlar ve oyunların tarihin eski ve tozlu sayfalarında kalmadığı, asırlar boyunca icra edilmesi ile bizim içimizden söküp atamayacağımız kültürel kodlarımız haline geldiği inancından hareketle geleneksel sporları kültürel bir miras olarak görmekte ve bu sporlar ve oyunlar aracılığıyla medeniyet değerlerimizin korunmasına katkı sağlamayı amaçlamaktayız” diyen Başkan Sekmen, “Bu anlayıştan hareketle, asırlardır başta Anadolu’muz olmak üzere birçok coğrafyada icra edilen geleneksel Türk sporlarının ve oyunlarının üzerindeki tozu kaldırmak, bilinirliklerini artırmak ve yeni kuşaklara bu kültürü aktarmak görevinin bilinciyle ata sporlarımızı gelecek kuşaklara anlatıyoruz” şeklinde konutu.
Geleneksel ve ata sporların önemi
Türk dünyası için de son derece önemli olan organizasyonları 7 yıldır kentte düzenlediklerini bildiren Başkan Sekmen, konuyla ilgili şu görüşlere yer verdi:
“7 yıldır sürdürdüğümüz ve Türk dünyası için de önemli bir organizasyon olan etkinliklerimizde geleneksel Türk sporlarımızı, kültür ve ananeleri ihtiva eden geleneklerimizi, dilden dile bugünlere kadar gelebilmiş destanlarımızı, unutulmaya yüz tutmuş lakin geleneksel sporlara verilen önemle yeniden canlanan ata mirasımız olan ciriti dolu dolu yaşadık. Nesilden nesile sözle, nefesle, sazla, türküyle aktarılmış kültürel kodlarımızı diri tutmak ve bize şanlı ecdadımızı anlatan tarihi birikimleri yarınlarımıza aktarmak hepimizin ortak vazifesidir. İki gün boyunca geleneksel sporlarımız ve oyunlarımız aracılığı ile kültürel değerlerimiz yaşatıldı, yaygınlaştırıldı ve geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza öğretildi. Böylesine muhteşem bir organizasyona vesile olduğumuz için gururluyuz.”