Yaşadığı korku dolu anı anlatan Ahmet Sarılar, "Dinlenmek için uzandım ve o esnada uyuya kalmışım. Uykumdan yanarak, can havli ile fırladım. O esnada başım ve sağ elimin avcunda yanmalar oluştu. Kız kardeşimin bana karşı, 'Oh ne iyi yaptım, seni yaktım' sözlerini duydum. Ama ben tabii ki canımı kurtarmanın derdinde olduğum için yanan yerlerimi soğuk suyun altına tuttum. O sırada annemin, kız kardeşime sert bir şekilde; 'Sen bu aklı kimden aldın da, böyle bir şey yaptın' söylediğini de duydum. Olay sonrasında ambulans ile Hendek Devlet Hastanesi'ne kaldırıldım, orada müdahale yapıldı. Oradaki işlemlerin ardından Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesine, daha sonrasında ise Derince'ye sevk edildim" dedi.
Kız kardeşi ile uzun yıllardır tartıştığını ileri süren Sarılar, "Kız kardeşim bizi istemiyordu, daha öncesinde de jandarmaya şikayette bulundu. Evde kafasına göre, canı istediği gibi yaşamak istiyordu. Bununla ilgili zaten daha öncesinde de tartışmalarımız vardı. Derince'den çıktığımızda eve gittiğimde jandarmanın ifade alacağı söylenildi. Şuan kız kardeşim serbest bırakıldı" diye konuştu.
Kız kardeşinin serbest kalmasından rahatsız olduğunu ifade eden Sarılar, şu ifadeleri kullandı:
"Ben 3 evlat evlat babasıyım, benim sorumluluklarım var. Ben ölebilirdim de, 3 tane çocuğuma ne olacaktı? Kim bakacaktı? Soruyorum; hak mıdır, adalet midir bu? Hak ve adaleti biz nasıl arayacağız? Kardeşim canıma tamamen kast etmiş, adaletin bir an önce yapması gereken neyse onu yapmasını talep ediyorum. Yüzüm ve elimin bu hale gelmesi benim çalışma hayatımı da engelledi. Ben bu zor durumu yaşarken, beni bu hale getiren kişinin dışarıda rahat bir şekilde hareket ediyor olması beni gerçekten rahatsız ediyor. Bir an önce devlet yetkililerinin gereken adli işlemleri hızlandırıp yapmasını talep ediyorum"