Uyardı

Prof. Dr. Davut Yaylalı, “İslâm'da kadının tesettürü, el ve yüz hariç her tarafını örtmektir” diyerek, genç yaşlı ayrımı yapmadan tüm bayanlara, tesettür ve baş örtüsünü moda, cazibe için değil Allah rızası için kullanmalarını tavsiye etti.

SALİH ÇELEBİ / ERZURUM //YENİGÜN GAZETESİ

Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Davut Yaylalı, “İslâm’da kadının tesettürü, el ve yüz hariç her tarafını örtmektir” diyerek, genç yaşlı ayrımı yapmadan tüm bayanlara, tesettür ve baş örtüsünü moda, cazibe için değil Allah rızası için kullanmalarını tavsiye etti.

Günümüzde modanın bir parçası haline getirilmek istenen tesettür ve baş örtüsü, toplumsal yozlaşmanın ve dini değerlerimizin yok edilmeye çalışıldığını bir kez daha gösteriyor. İslam dünyasında çoğunlukla kadınların kıyafetleri ile ilgili tanımlamalarda kullanılan tesettür, günümüzde artık bir cazibe ve gösteriş kaynağı oldu. Dinimizde örntünmek anlamına gelen tesettür gerçeğini, Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Davut Yaylalı’ya sorduk. Tesettürün günümüzde gerçek anlamıyla kullanılmadığını belirten Yaylalı, genç, yaşlı ayrımı yapmadan tüm bayanlara tesettür ve baş örtüsünü moda, cazibe için değil Allah rızası için kullanmalarını tavsiye etti.

Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Davut Yaylalı, günümüzde tesettürün gerçek anlamı ile kullanılmadığına dikkat çekerek, bayanların modaya değil Allah’ın emrine uymalarını istedi. Tesettürün Allah’ın emri olduğunu ifade eden Yaylalı, “Tesettür “örtünmek” anlamına gelir ve dinî anlamda örtülmesi gerekilen yerleri ve örtünün şeklî bazı unsurlarını belirler” dedi. Tesettürün nasıl olması gerektiğini özetleyen Yaylalı, “Kadınların örtünme yani tesettür şekli vücut hatlarını belli etmeyecek bir biçimde giydikleri günlük kıyafetlerin üzerine fazladan bir örtü örtünmeleri şeklinde olmalıdır. Burada dikkat edeceğiniz iki husus vardır. İlki günlük kıyafetlerin üzerine başka bir şey ile örtmek. İkincisi de bu örtünün vücut hatlarınızı belli etmeyecek şekilde olmasıdır ki asıl önemli olan da budur” dedi.

TESETTÜRÜ ALLAH RIZASI İÇİN TAKALIM

Tesettürün moda, cazibe için değil Allah rızası için takılması gerektiğini aktaran Yaylalı, “İslam dininin kadın ve erkeğe emrettiği tesettür, sadece namaz kılacağı zamana mahsu değildir. Namaz dışındaki vakitlerde ve hatta kendi başına bulunduğu zamanlarda bile avret mahalini kapalı tutacaktır. Tesettür Allah’ın emrettiği şekilde örtünme demektir. İnsana has bir meziyettir. Çıplaklık insan ruhunu rencide eden ve fıtratını bozan, insanın şeref ve haysiyetini rencide eden bir durumdur. Buna hayasızlık ve iffetsizlik denir. Haya ve iffet insana has bir özelliktir ve insanın diğer varlıklara olan üstünlüğünün bir delilidir. Bediüzzaman Said Nursi hazretleri insanın diğer hayvanlardan farklı olarak fıtrî bir elbise yerine canlıların tümünü temsil etmesi ve onların üzerinde halife olmasının alameti olan forma ve nişan şeklinde elbise giymesinin sebebini insanın temsil ettiği hilafetgörevine uygun olduğunu ifade eder” şeklinde konuştu.

KURAN-I KERİM, AYET VE SÜNNETLERE GÖRE HAREKET ETMELİYİZ

Her müslümanın günümüzde Kuran-ı Kerim, ayetler ve Peygamber Efendimiz’in sünnetleri ışığında hareket etmelerini isteyen Yaylalı, “Bugün topluma baktığımızda Kur’an-ı Kerim ayetlerine göre kendilerini örtenlerde elhamdülillah çoktur. Moda, Avrupa, hava ve heveslerine göre gidenlerde elbette ki çokturlar. Ama en önemli olan bu bilinçte olup Kur’an ayetlerine göre hareket etmeliyiz. Kendimize İslam ve Kur’an-ı ölçü yapmalıyız. Örtüden ziyade Kur’an-ı Kerim’in ayetini kendimize örtü yapıp böylelikle hayatımızı sürdürmeliyiz. Bugün topluma ve insanlara baktığımız zaman çoğu insan bilinçsiz bir şekilde hareket ediyorlar. Örtüde bilinçsizlikle takanlar olduğu gibi bilinçli takanlarda çoktur. Bilinçsizce hareket ve ibadet edenler kesinlikle samimi değildirler. Samimi olmadıkları için örtüyü taksalarda bir gün biteceğini düşünüyorum. Aileler çocukların örtünmesi için sahabelerin ve İslami şahsiyetlerden hayatlarından örnekler vermeleri gerekir. Kur’an ayetlerini açıklayıp o konuda çocuklar bilinçlendirilmelidirler. Çocuklar bilinçlendirildiğinden, örtündüklerinde, haramlardan uzaklaşıp kendilerini muhafaza ettiklerinde o zaman tesettürlerinde en samimi olanlar olacaktır” ifadelerini kullandı.

AİLELERE BÜYÜK İŞ DÜŞÜYOR

Tesettür konusunda ailelere büyük işlerin düştüğünü aktaran Yaylalı, geleceğe hazırlanan kız ya da erkek çocuklarının tesettür konusunda daha iyi bilinçlendirilmelerinin gerekliliğine vurgu yaptı. Yaylalı, “Aileler tarafından genç kızların tam olarak bilinçlendirilmediğini düşünüyorum, çünkü çevremize ve ya günümüze baktığımızda bazıları çocuklarını neredeyse hiç bilgilendirmiyor. Eğer aileler az çok çocuklarını bilgilendirip başörtüsünün önemini öğretseydi, hiçbir genç kızımız bu durumda olmazdı. Tam anlamıyla bilgilendirmeyen ailelerle beraber aksine gerçekten hakkıyla bilgilendiren ailelerimiz de var. Bazı genç kızlarımız var ki başörtüsünü hakkıyla uygulayabiliyor. Genel olarak çoğu aileler çocuklarını bilgilendirdiğini düşünmüyor. Batı tesettürle alay ederek oyuncak yapmıştır. Açık ve net bir şekilde görüyoruz ki İslam mukaddesatlarını moda haline getiriyorlar. Başörtüyü Allah’ın rızası için değil de,  modaya takılıp tarz gibi kullanıyorlar veya yakıştığı için takıyorlar. Bunun önüne geçmeliyiz” dedi.