Hababam Sınıfı gerçek oldu

Elli dönümlük bahçe üzerine kurulu özel bir eğitim kurumu, öğrencilerine doğal bir ortamda ders işleme şansı tanırken, oluşan görüntü Türk sinemasının ölümsüz eserlerinden Hababam Sınıfını hatırlattı.

İzmir’in Kemalpaşa ilçesindeki Özel Kemalpaşa Orkunoğlu Eğitim Kurumları, öğrencilerdeki sınav stresini en az indirgemek ve başarılarını artırmak için çok farklı bir uygulamayı hayata geçirdi. Bahar aylarında ders bahçede kurulan sınıflarda işlenirken, öğrenciler tavuklar, ördekler, keçiler arasında doğayla iç içe ders işlemeye başladı. Ders sonrasında ise öğrencilerin her biri bir ağaç gölgesine geçerek ders çalışıyor. YGS ve TEOG sınav stresinin en aza indirilmesi amacıyla hazırlanan özel programda, öğretmenlerin tiyatral ders anlatımı ögrencilerin derslerini daha ilgiyle izlemesini sağlıyor.

ORTAM HABABAM SINIFINI ANIMSATIYOR
Öğrenciler doğayla iç içe yaptığı bu derslerde oluşan görüntülerde Türk sinema tarihinin ölümsüz eserlerinden Hababam Sınıfını anımsattı. Bazı velilerde zaman zaman okulu ziyaret ederek öğrencilere eşlik ediyor. Kimi zamanda öğretmenlerin renkli ders anlatışı ve mücadelesi de derslere ayrı bir renk katıyor. Tarih dersinde kazan kaldıran yeniçerilerin isyanı, zeytin ağacına kaçan topu almak isteyen beden eğitimi öğretmeninin zorlu mücadelesi herkesi güldürdü.

“KENDİ İNEĞİMİZDEN SÜTÜMÜZÜ SAĞIYORUZ, YOĞURT YAPIYORUZ”
Özel Orkunoğlu Eğitım Kurumlarının Kurucusu Ataner Orkunoğlu, ilkokulu bir köy okulunda okuduğunu belirterek, “Bu yüzden böyle bir okul açmak istedim. Çocuklar mutlu olsun doğayla iç içe olsun organik beslensin, organik yaşasınlar her böceği her çiçeği öğrensinler diye. Onların mutluluğu için elimizden geleni yapıyoruz. Hava güzel olduğu zaman dersleri genelde dışarıda yapıyoruz. Tüm bitkileri ekmeyi, büyütmeyi toplamayı öğretiyoruz. Hayvanlarla dost olmayı öğreniyorlar. Okulu seviyorlar. Cumartesi dahi okula gelmek için erkenden kalkıp ‘beni okula götür’ diyen çocuklarımız var. Zeytinden yağ çıkarıp okulda çıkan yemeklerde kullanıyoruz. Çocuklarımız köy yumurtası yiyor. Bıldırcın yumurtalarını evlerine götürüyor. İkindi vakti meyve saatinde çocuğumuzu ağaca götürüp ağaçtan kopartıp yediriyoruz. Kendi ineğimizden, sütümüzü sağıyoruz, yoğurt yapıyoruz peynir yapıyoruz. Dışarıdan bir tek et alıyoruz” diye konuştu.

Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Zümre Başkanı Gürcan Baran ise şöyle konuştu: “Eğitim sistemimiz sınava dayalı çocukların stres yapması kaygı yapması hep üst düzey noktalarda. Dolayısıyla günümüz sisteminin, Milli Eğitim Bakanlığının bize söylediği yapılandırmacı eğitim yaklaşımıyla yaparak yaşayarak doğa içinde öğrenim bu kurumda öğrencilerimiz severek isteyerek arzu ederek geliyor. TEOG ve YGS sınavları öncesi öğrencilerimiz stresten uzak test çözüyor. Çocukların daha mutlu daha motive daha pozitif yetişmesine katkı sağlıyoruz.” 


16.04.2016 16:31:00