Kitap okumaya aşık gençlerden oluşan bir grup arkadaş, çeşitli yerlerden topladıkları çöpe atılacak eşyaları bir araya getirerek kütüphane oluşturdu.
Kitap okuma meraklısı arkadaşlardan oluşan bir grup genç, Kocaeli’de çeşitli yerlerden topladıkları çöpe atılacak eşyaları bir araya getirerek kütüphane oluşturdular. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı olarak faaliyet gösteren Kocaeli Uluslararası Gençlik Merkezi içerisinde faaliyete geçirilen kütüphanede çöpe atılmış olan bavullardan yapılmış koltuklarda sebze kasalarına dizilmiş kitaplardan birini okumak ya da eski araba lastiklerinden yapılmış oturaklar ile fabrikaların kullandıktan sonra çöpe attığı büyük kablo makaralarından yapılmış masalar üzerinde ders çalışmak mümkün. Arkadaşların Genç DönüşümKütüphanesi adını verdiği mekanda, gençler istedikleri gibi kitap okuyabiliyor veya sohbet edebiliyor.
“GERİ DÖNÜŞÜMDEN, GENÇ DÖNÜŞÜME”
Genç Dönüşüm Kütüphanesi’nin mimarlarından biri olan Emine Öztürk, “Genç Dönüşüm Kütüphanesi, geri dönüşüm fikrinden oluşan bir kütüphane. ‘Geri dönüşümden, genç dönüşüme’ diyoruz biz bu kütüphane için. İlk başlangıç noktası buydu. 3 kişilik bir arkadaş grubunun çay muhabbeti esnasında bunu nasıl yapabiliriz diye düşündük. En sonunda ‘Neden geri dönüşüm malzemelerini kullanmayalım?’ fikri ortaya çıktı. Sonrasında bizimle bu fikri paylaşan ve ilgili 12 arkadaş daha bulup 15 kişi olarak yola devam ettik. ‘Akıl akıldan üstündür’ sözünü doğrulayan bir şekilde bir konsept yoktu aklımızda. Her defasında yeni bir fikir geldi. Mesela tekerleklerden, eski araba lastiklerinden oturak yaptık. Onu şu renge boyayalım, bunu bu köşeye koyalım gibi, herkes bir fikir verdikçe bu konsept çıktı ortaya ve sonuç olarak bu kütüphane oluştu” dedi.
“OLABİLDİĞİNCE ÇOK KİTAP TOPLAMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Kütüphanelerindeki kitap sayısının yeterli olmadığını söyleyen Öztürk, “Kitaplarla ilgili biraz sıkıntımız var. Çünkü kitaplarımız şu anda gençlik merkezimizde olan kitaplar. Çok az bağış aldık. O konuda sadece görsel olarak hitap etsin istemiyoruz. Gençlerin gerçekten buraya gelerek onlara değer katabilecek kitapları okumasını istiyoruz. O konuyla ilgili de kampanyalar yapıyoruz. Afişler hazırladık. Bu afişleri etrafımıza dağıtmaya çalışıyoruz. Yine sosyal medya üzerinden insanlara duyurular yapmaya çalışıyoruz ve bu yollarla olabildiğince çok kitap toplamaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“NORMAL KÜTÜPHANEDEN FARKLI OLMASINI İSTİYORUZ”
Çöpe atılan eşyaların geri dönüşümü ile oluşturdukları kütüphanenin gençlere her yönden hitap etmesini istediklerini belirten Öztürk, “İlk söyleşimizi yerel bir şair olan Yavuz Altunışık ile gerçekleştirdik. Böyle söyleşiler ve kitap okuma etkinlikleri yapmayı düşünüyoruz. Buranın normal kütüphaneden farkının bu olmasını istiyoruz. Biraz daha salaş bir ortam olduğu için gençler aynı zamanda hem kitap okusun hem de sohbet, muhabbet etmek için buraya gelebilsin diye düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
“İŞİN UCUNDAN TUTTUĞUNDA HAYALLERİNİ GERÇEKLEŞTİREBİLİRSİN”
Seçtikleri konseptin farklı olmasını da açıklayan Emine Öztürk, “Bize ‘Neden geri dönüşüm?’ sorusu çok fazla soruluyor. Bunun cevabı, Türkiye’de gençlerde bizim gözlemlediğimiz çok fazla tüketim odaklı bir yaşam tarzı var. Zaten tanıtım kataloğumuzda da ‘Tüketimden üretime’ diyoruz. Bir çok insanın çöp diye nitelendirdiği eşyaları biz bir şekilde işlevsel hale getirdik ve sonunda hala ‘Yahu valizden koltuk mu olur? Araba lastiğinden oturak mı olur?’ gibi tepkiler alıyoruz. İlk başlarda bunu bahsettiğimizde herkese hayal gibi geliyordu. Ama biz gençlere işin ucundan bir kez tuttuğunda hayallerini gerçekleştirebileceğini ve bir şey istiyorsanız bunu hayata geçirmenin emek ve çabadan geçtiğini gösterme amacıyla yaptık” diye konuştu.
“PAZARA GİDİP KASA TOPLADIK”
Oluşturdukları kütüphanede bulunan eşyaları da ekip olarak çeşitli yerlerden topladıklarını anlatan Öztürk, “Kasalarımızı, buradaki Perşembe Pazarı’na giderek oradan topladık. Araba lastiklerini, ilerideki lastikçi bir abinin dükkanına giderek ondan aldık. Aslında kullanılamaz durumda olan, onun yakacağı lastikleri aldık oradan. Eski ahşap makaralarımız var. Onları da üniversitenin etrafında öğrenciler bulmuş, bize söylediler onları da oradan alıp getirdik. Paletler yine aynı şekilde eski, kullanılmayan kasetler. Eski teyp kasetleri var, soda şişeleri, ayran şişeleri var. Küçük makaralar var mesela onları da raf şekline getirdik. Eski bir televizyonumuz var. İçini boşaltıp raf şekline getirdik. Hem bunun sosyal mesaj da içermesini istedik” ifadelerini kullandı.
22.04.2016 13:59:00