MHP Genel Başkanı Bahçeli'den teşkilatlara uyarı:”Türkiye yüksek risk ve tehlikelerle boğuşmaktadır. Bu itibarla hiçbir tahrike, hiçbir kışkırtmaya, hiçbir kanunsuz eylem ve gösteriye iltifat ve itibar edilmeyecektir”
MHP Genel Başkanı Bahçeli’den teşkilatlara uyarı:”Türkiye yüksek risk ve tehlikelerle boğuşmaktadır. Bu itibarla hiçbir tahrike, hiçbir kışkırtmaya, hiçbir kanunsuz eylem ve gösteriye iltifat ve itibar edilmeyecektir”
Parti teşkilatlarına gönderdiği 10 maddelik genelgede uyulması gereken kurallara ilişkin uyarılarda bulunan Devlet Bahçeli, Türkiye’nin huzur ve bekası için güç birliği yapıldığını, MHP’nin kökünden kopmadığını, kaynağından ayrılmadığını belirtti.
Genelgeye “Aziz dava arkadaşlarım” ifadeleri ile başlayan Bahçeli, bitmeyen düşmanlıkların, tükenmeyen hesapların, devamlı büyüyen siyasi ve ekonomik operasyonların Türk ve İslam dünyasının nefes borularını kesme ve koparma hedefine sabitlendiğini belirtti. “Türkiyemiz sahip olduğu tarihi zenginlikle, taşıdığı kültürel mirasla insanlık âleminde inkâr ve ihmal edilemeyecek bir seviyededir” ifadelerini kullanan Bahçeli, bu nedenle asırlardır tüm gözlerin Türkiye’nin üzerinde olduğunun altını çizdi. Bahçeli, “tüm dikkatler ülkemizde ve içinde bulunduğu geniş coğrafyadadır. Anadolu ve mücavir bölgelerden dünyanın kalp atışı duyulmaktadır. İnsanlık huzura ulaşacaksa, yerküre sükûta erecekse, bunun ön şartı hem Anadolu’nun hem de komşu coğrafyaların tam anlamıyla dirliğe ve istikrara kavuşmasıdır. Bu kavuşma hali gerçekleşmeden barış arayışları, düzen çabaları sonuç veremeyecek, dahası veremeyecektir. Sahip olduğumuz stratejik değer ve küresel prestij bütün gizli hesapların ya içimizde ya da etrafımızda görülmesine yol açmaktadır. Karşımızdaki birikmiş ve bilenmiş karanlık senaryoların iç yüzünü yorumlamak için öncelikle nasıl bir maziden geldiğimiz, hangi badireleri geçtiğimiz, nereye varmak istediğimiz net bir şekilde idrak ve ifade edilmelidir. Bitmeyen düşmanlıklar, tükenmeyen hesaplar, bırakınız azalmasını, devamlı büyüyen siyasi ve ekonomik operasyonlar Türk ve İslam dünyasının nefes borularını kesme ve koparma hedefine sabitlenmiştir” açıklamasında bulurdu.
“Dostumuzun da, düşmanımızın da çok olması bu yüzdendir”
Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu yüksek tehdidi gördüğünü ve yorumladığını belirten Bahçeli, “Küresel güçlerin ilgi ve hatta işgal sahası uzun bir süredir Avrasya ve Afrika jeopolitiğidir. Bu itibarla her taşın altında şer bir plan gizlidir. Ağır sorunlarıyla ülkemizi kuşatan Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu bölgeleri stratejik ve zorlu bir üçgeni andırmakta, anımsatmaktadır. Türkiye ise bu üçgenin merkezindedir. Bu jeopolitik tablodan mülhem olmak üzere, ülkemiz çevresindeki her olumsuzluğa, her karmaşaya, her karışıklığa ister istemez açık ve müsait hale gelmektedir. Türkiye coğrafi konum ve öneminden dolayı aynı zamanda Avrasya jeopolitiğinin kalbi mesabesindedir. Dostumuzun da, düşmanımızın da çok olması bu yüzdendir. Coğrafya bir kader olduğuna göre, vatan yaptığımız bu coğrafyanın bize yüklediği sorumluluklardan veya sırtımıza binen ilave külfetlerden kaçamayacağımız gibi bunlardan korkmamız da akıl ve mantık işi değildir. Türkiye, büyük bir devlet geleneğine haizdir. Aynı şekilde kadim ve kudretli bir millet yapısına maliktir. Devletimizin dayandığı temeller hukuki ve demokratik esaslarla belirlenmiş, milli ve manevi değerlerle bezenmiştir. Kıtaların kavşak noktasındaki Türkiye, mahfuz tuttuğu tarihi nitelikleriyle sivrilmiş, üzerine atılmaya çalışılan ölü toprağını her seferinde silkelemiş atmıştır. Bugüne kadar çok şükür tuzaklar işlememiştir. Komplolar işe yaramamıştır. İşbirlikçilerin, ihanet yarışına girmiş hainlerin karanlık eylemleri tutmamıştır. Türkiyemizin jeopolitik ve jeoekonomik avantajları adeta zırh, adeta duvar, adeta çelikten irade olmuş, milli bekayı korumuştur. Elbette dezavantajlarımızı da yok sayamayız, görmezden gelemeyiz. Ancak tehlikelere yol veriyor, tehditlere zemin açıyor diyerek coğrafi dezavantajlarımızdan şikâyet edemeyiz, bundan rahatsız olamayız. Zira millet birdir, devlet birdir, bayrak birdir, aziz vatan her değer ve emanetiyle bütündür, sonsuza kadar da böyle kalacaktır. Ayrıca jeo-kültürel konumumuz da, jeo-ekonomik yapımızı aratmayacak ölçüde benzersizdir. Hem tarihi ve dini, hem de insani hasletlerimiz, dünya anlam haritasında eşsiz bir yer edinmemize sebep olmaktadır. Eşine az rastlanır düzeyde baş döndürücü olan bütün bu özelliklerimiz, Cenab-ı Allah’ın Türk milletine bir lütfudur. Bütün bu konum, imkân ve potansiyeller, bir taraftan Türk milletinin parlak bir geleceğine işaret etmekte; diğer taraftan da Türkiye hasımlarını iştahlandırmaktadır” ifadelerini kullandı.
31.01.2018 16:06:00