Bağaçlı:”Zincir marketlerdeki fahiş fiyatlar ‘hal’den değil

“Zincir marketlerin sebze hallerine girdi çıktıları çok olmuyor, bu marketler kendi fiyat artışlarını yukarıya çektiği zaman ister istemez günah keçisi biz sebze hallerindeki işletmeler seçiliyor”
“Ulusal marketlerin genel olarak kendi toplama alanları bulunuyor, bunlar üreticiden direk olarak kendileri alıyor, kendi depolarında paketlemeleri yapılıyor, şubelerine gönderiliyor”
Erzurum Sebze Meyve Komisyoncular Dernek Başkanı Türkiye Sebze Meyve Komisyoncu ve Tüccarlar Federasyonu (TÜMESKOM) Genel Başkan yardımcısı Selami Bağaçlı, zincir marketlerdeki fahiş fiyatların hallerden kaynaklanmadığını söyledi. Marketlerin sattıkları ürünleri halden almadığını direk üretim merkezlerinden alıp kendi depolarına sevk edip şubelerinde sattığını belirtti.
Sebze hallerindeki işletmecilerin sebze ve meyve fiyatlarındaki artışın sorumlu olmadığını dile getiren TÜMESKOM Genel Başkan Yardımcısı Selai Bağaçlı, günah keçisi olarak gösterilmek istemediklerini ve halkın gerçekleri bilmesi gerektiğini anlattı.

Erzurum Sebze Meyve Komisyoncular Dernek Başkanı, Türkiye Sebze Meyve Komisyoncu ve Tüccarlar Federasyonu (TÜMESKOM) Genel Başkan Yardımcısı Selami Bağaçlı, son dönemlerde ülkemiz gündemine oturan sebze, meyve artışlarından dolayı, insanların doğal olarak halcileri eleştirdiğini dile getirerek “Eleştiri yapanlara özellikle şunu söylüyorum, ürünün öncelikli olarak üreticiden hallere nasıl geldiğidir. Elbette üreticinin de bir maliyeti söz konusu. Gübre fiyatları, üretilen malın fire vermesi gibi, sulamaların artması, mazot sarfiyatının artması, üreticinin tarladaki maliyetini ister istemez artırıyor. Üretimin pazarlamaya çıkması, paketlenmesi, sepetlere konulması, yüklenmesi, nakliyesi ile birlikte tüketiciyi ulaşmasında büyük bir maliyet söz konusu oluyor” diye konuştu.

Antalya’dan herhangi bir ürünü bedava olarak alınsa bile size Erzurum sebze haline gelinceye kadar o ürünün 1 lira 50 kuruş maliyeti olduğunu anlatan Bağaçlı, “Doğal olarak o bölgelerden 2 liraya alınan bir ürün burada 3 lira 50 kuruşa maliyeti olacak. Hallerin zaten kar marjı yüzde 8 ila yüzde 10 civarında, bu da o işletmenin emeğinin hakkıdır, üreticilerin feryat figan edip, bizim malımız tarlada 3 lira, markette 8 liraya satılıyor, buna katılmıyorum, Erzurum doğuda olduğu için batı illerinden gelen bir malın Erzurum’a uzaklığı bin 500 kilometre bu mesafeye gelecek har hangi bir ürün ile yerindeki bir pazarda satış maliyeti ve kalitesi de asla ve asla bir değildir” diye konuştu.
Bağaçlı açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Herhangi bir medya kuruluşu batıda gidip 2 liralık malı görüntüleyip haber yapıp da Erzurum’da neden aynı ürün 7 veya 8 liradan satışı yapılıyor demesinler, o ürün Erzurum’a değil de Antalya’nın herhangi bir ilçesine bile götürülse ürün imha olma durumuna geliyor ki nerede kaldı ki aynı ürün Erzurum’a kadar hangi iklim şartları ve hangi taşıma ile geldiğini siz düşünün. Buraya gelecek ürünün kalitesinin elbette iyi olması lazım ki o ürün tarladan yüklenip Erzurum’a veya doğu illerine gidebilsin.
Ben Doğu illerini temsilen şunu söyleyeyim doğu illerinde hallerde görevli işletmeler kışın eski 40 derecelerde herkes evlerinde sıcak yataklarında yatarken, bu mesleği yapan parasını ve canını riske ederek batı illerinden sağ salim bir malı buradaki tüketiciye nasıl ulaştırırım derdindeler. Üzülerek söyleyeyim ki insanımız bunun bilincinde değil, batıda 3 lira, burada neden 8 liraya satılıyor gibi sözler söyleniyor. Fiyat artışına birçok etken etki ediyor, nedir onlar, sebze halleri tıpkı arz talep meselesi ile çalışır, Türkiye olarak ihracatçı bir ülke olduğumuzdan arz ne kadar çok olunca talep te o kadar artış gösteriyor.”

Ulusal marketler konusunda ise dikkat çeken bir ayrıntıyı vurgulayan Bağaçlı, “Zincir marketlerin sebze hallerine girdi çıktıları çok olmuyor, bu marketler kendi fiyat artışlarını yukarıya çektiği zaman ister istemez günah keçisi biz sebze hallerindeki işletmeler seçiliyor. Ulusal marketlerin genel olarak kendi toplama alanları bulunuyor, bunlar üreticiden direk olarak kendileri alıyor, kendi depolarında paketlemeleri yapılıyor, şubelerine gönderiliyor. Fiyat artışı olunca her aklına gelen halciler bu işi yapıp diyerek işin içinden çıkıyorlar. Halciler bu işin köprüsü konumundadır. Biz halciler olarak elbette maliyetlerin artışını istemiyoruz, fiyatlar artınca bizlerin satışlarında kesin olarak bir düşüş oluyor. Bu meslek öyle bir meslek ki sıcaktan, soğuktan, yağmurdan, kardan, rüzgardan etkilenen bir meslek grubu, vatandaşımıza gönül rahatlığı ile söylüyorum ki, halciler cefakar ve fedakar insanlardır. Bizler komisyoncu değiliz. Bunlar ticaret yapan esnaflardır. Fiyatlar yükselince canı sıkılan sebze hallerinin yolunu tutuyor, bizleri eleştiriyorlar” şeklinde konuştu.