İstihbarat birimleri, Rusya Federasyonunun Suriye'de buğday siloları ve su arıtma tesislerini hedef alan hava saldırılarına ilişkin bir rapor hazırladı. Rusya'nın, Suriye'de petrol rafinelerini değil buğday ve su arıtma tesisleri gibi sivil hedefleri vurduğu belirlendi.
Rusya Savunma Bakanlığı tarafından 2 Aralık 2015 tarihinde, basın mensuplarına ve Rusya’daki askeri ataşelere, “Suriye’deki DEAŞ terör örgütü militanlarının Türkiye’ye kaçak olarak üç güzergahtan petrol aktardıklarına” dair hava fotoğraflarının da kullanıldığı bir brifing düzenlendi. Brifingde, rafineri olduğu iddia edilen tesislerin uydu fotoğrafları gösterildi.
Güvenlik birimlerinin hazırladığı istihbarat raporlarına göre, yayınlanan uydu görüntülerinden, Rusya tarafından vurulan yerlerin petrol rafinerisi değil buğday siloları ve su arıtma tesisi gibi sivil hedefler olduğu anlaşıldı. Bunun üzerine Rusya Savunma Bakanlığı, kendilerinden ısrarla bahse konu görüntülerin koordinatları talep edilmesine rağmen sessiz kaldı ve herhangi bir paylaşımda bulunmadı.
Rusya’nın ortaya attığı “Türkiye DEAŞ petrolünü satın alıyor” iddialarını destekleyecek hiçbir bilgi, belge, kanıtı bulunmadığı ve bu iddiaların gerçeği yansıtmadığı, çeşitli platformlardaki uzmanlarca ve ABD Dışişleri Bakanlığınca ifade edildi.
DEAŞ PETROLÜ ESED REJİMİNE HASWANİ’NİN ŞİRKETİ ÜZERİNDEN SATILIYOR
İstihbarat raporlarına göre, söz konusu iddiaların aksine yapılan araştırmalarda, “DEAŞ ile petrol alışverişinde, Esed rejiminin DEAŞ’ın en önemli petrol müşterisi olduğu, petrol aldığı kanıtlanan tek devletin Suriye olduğu, petrolün başka bir ülkeye gitmeden önce birden fazla komisyoncunun devreye girdiği ve Rus komisyoncularının da varlığının kesin olarak bilindiği, bölgedeki kaçakçıların, aracıların ve TIR şoförlerinin bu usulsüz ticarette etkin olduğu, Suriye ve Rus vatandaşı olan George Haswani’nin ortağı olduğu HESCO Mühendislik ve İnşaat Şirketinin Rusya’nın önde gelen enerji şirketi Stroytransgaz’ın Suriye’de taşeronluğunu yaptığı, Rus hükümetiyle yakın ilişkisi olan Stroytransgaz şirketinin Suriye’deki işlerini Haswani üzerinden yürüttüğü, Haswani’nin şirketinin DEAŞ’a ait petrolün Esed rejimine satılmasında aracılık yaptığının açıkça görüldüğü” bildirildi.
RUSYA’NIN ARACILIK ETTİĞİ PETROL KAÇAKÇILIĞI SAYESİNDE DEAŞ SURİYE’DE GÜÇLENİYOR
İstihbarat raporlarına göre, “Esed rejiminin, Rusya aracılığıyla DEAŞ’dan petrol satın aldığı” tespit edildi. İstihbarat raporlarında, kaçak petrol ticaretinde Rus şirketin maddi kazanç elde ettiği ve petrol temini sıkıntısı yaşayan Esed rejimini büyük ölçüde rahatlattığı belirtilerek şöyle denildi: “Rusya’nın aracılık ettiği bu petrol kaçakçılığı sayesinde DEAŞ’ın da Suriye’de güçlendiği, böylelikle DEAŞ’ı bahane ederek Rusya’nın Suriye’de askeri varlığını sürdürmeye devam ettiği, zira DEAŞ’ın varlığına son verilmesi durumunda Rusya’nın Suriye’de bulunma gerekçesinin ortadan kalkacağı, bu nedenle DEAŞ’ın Suriye’de varlığını sürdürmesinin Rusya’nın varlığını sürdürmeye devam etmesine haklı bir gerekçe sağlayacağı” belirlendi.
RUSYA’DAN PYD/PKK UNSURLARINA HAVA DESTEĞİ
Son alınan istihbarat raporlarına göre, Halep’in kuzeyinde 2 Aralık’ta yaşanan hadiseler şöyle:
“Terör örgütü DEAŞ mensupları ile muhalif grupların çatışma halinde olduğu Halep’in kuzey kırsalındaki Mare-Suran-Hercele hattında 1 Aralık 2015 günü itibarıyla mevcut mevzilerini korudukları, muhalif gruplar ile PYD/PKK ve Devrimciler Ordusu (DO) mensupları arasında, Halep kuzey kırsalında bulunan Azaz-Afrin arasındaki bölgede yaşanan çatışmaların 1 Aralık 2015 itibarıyla muhaliflerin kontrolünde bulunan Malikiye ve Kashtiar çevrelerinde yaşandığı, PYD/PKK’nın Kasım 2015 son haftası içerisinde kaybettiği yerleri muhaliflerden geri almak amacıyla başlattığı karşı saldırılar sırasında, PYD/PKK unsurlarına RF hava unsurlarınca yoğun hava desteği sağlandığı, bölgedeki muhalifler tarafından Rusya unsurlarınca 30 Kasım 2015 saat 14.00 sularında PYD/PKK güçlerine havadan silah/mühimmat yardımı yapıldığı, bu çerçevede Rusya’ya ait bir helikopterin Azaz-Afrin karayolunun kuzeyinde yer alan Meydanki Baraj Gölü kuzeybatısında bulunan Darh Obası ile Bülbül Köyü arasında kalan bölgede PYD/PKK’ya ait bir eğitim kampına iniş gerçekleştirdiği, anılan helikopterdeki silah/mühimmatların PYD/PKK unsurları tarafından söz konusu bölgedeki depolara intikal ettirildiği tespit edildi.”
RUS HAVA SALDIRILARINDA DÖRT MUHALİF ÖLDÜ
Halep’in kuzeyinde 3 Aralık’ta yaşanan gelişmeler şöyle:
“Halep’in kuzey kırsalındaki Mare-Suran-Hercele hattında çatışma halinde olan DEAŞ mensupları ve muhalifler arasında 02 Aralık 2015 sabah erken saatlerden itibaren şiddetli çatışmaların yaşanmaya başladığı, çatışmalar kapsamında ilk olarak DEAŞ mensupları tarafından, Hercele ve El Bil Köyleri arasında bulunan muhaliflerin kontrolündeki cephe hattına yönelik ağır silahlar ile uzak mesafeli atış gerçekleştirildiği, bahse konu saldırıların ardından Suran’da konuşlu DEAŞ mensuplarınca, muhaliflerin kontrolünde bulunan Kafrah köyüne sızma harekatı düzenlendiği ve köyün aynı gün sabah kontrol altına alındığı, DEAŞ mensuplarının Kafrah’ın batısında muhalifler açısından stratejik öneme sahip olan Azaz ilçesine yaklaşık 8 kilometre mesafede bulunan Jariz köyüne ilerlemek istediği ancak muhaliflerce geri püskürtüldüğü, muhalif grupların, Kafrah’ı tekrar ele geçirebilmek amacıyla aynı gün akşam saatleri itibarıyla karşı saldırılarına devam ettiği, DEAŞ’ı yenilgiye uğratmak üzere olan Kafrah ve Jariz’de konuşlu muhalif grupların, Rusya hava unsurlarının saldırıları neticesinde bahse konu bölgenin kuzeybatı-güneybatı istikametlerinde bulunan Yahmul ve Cibrin istikametinde geri çekilmek zorunda kaldığı, Rusya hava unsurlarının, aynı gün içerisinde Cibrin çevresi ile DEAŞ ve muhalif gruplar arasında temas hattı olan Ahras-Kafer Nasih bölgelerindeki muhaliflere saldırı gerçekleştirdiği, DEAŞ’a açık destek sağladığı, söz konusu saldırılarda, 4 muhalifin öldüğü, bölgedeki siviller arasında da can kaybı/yaralanmalar yaşandığı kaydedilmiştir.”
RUS HAVA SALDIRILARI DEAŞ’A DEĞİL TÜRKMENLERE VE MUHALİF GRUPLARA YÖNELİK
Bölgedeki askeri kaynakların derlediği istihbarat raporlarına yansıyan bilgiye göre, “Buradan açıkça görüleceği üzere, Rusya hava saldırıları DEAŞ’a yönelik değil tamamen Türkmenlere ve muhalif gruplara yönelik sürdürülmektedir. Nerede muhalifler DEAŞ’a karşı bir başarı kazanmaya başlasa Rusya hava saldırıları derhal bu bölgeye yönlendirilerek DEAŞ desteklenmektedir. İşin özü şudur, DEAŞ varlığını Suriye’de sürdürmeye devam ettikçe Rusya bu bölgede kalmaya ve yerleşik olmaya adım adım yaklaşacaktır. Rusya hava saldırıları aynı kapsamda PYD/PKK’ya da destek sağlamaktadır.”